Suyu yönetmeyi bilmiyoruz

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası eski Başkanı Dr. Baran Bozoğlu," Suyumuz var ama suyu yönetmeyi bilmiyoruz" dedi.

Atakum Belediyesi tarafından Yerel Yönetimlerde Sürdürülebilirlik başlıklı konferans düzenlendi. TMMOB Çevre Mühendisleri Odası eski Başkanı Dr. Baran Bozoğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı konferansa, CHP Samsun Milletvekili Murat Çan, CHP İlçe Başkanı Adem Kürek, akademisyenler, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Konferansta iklim değişikliği ve uygulanan su politikaları hakkında konuşan Dr. Baran
Bozoğlu dünyada ve Türkiye’de yaşanan su sorununun gittikçe büyüdüğünü belirterek “Dünya nüfusunun yüzde 29’u güvenli suya ulaşamıyor. 4.2 milyar insanın, sağlıklı suya erişimi yok. Yaklaşık 3 milyar insan, evde su ve sabunla elini yıkama imkanı bulamıyor. Bugün 8 milyar insan suya, doğal yaşama erişim konusunda büyük bir sıkıntı yaşıyor. 21. yüzyılın ilk çeyreğinde, kentlerimizde musluktan temiz su içemeyecek hale geldik" dedi.

Hala atık su arıtma tesisi olmayan Büyük şehirler olduğunu söyleyen Dr Baran " Şu anda ciddi bir iklim krizi yaşıyoruz. Büyük bir kuraklık problemimiz var. Muğla’ya, Bodrum’a gittiğiniz zaman, burada ciddi bir su problemi var. Ankara’da ciddi bir problem yaşıyoruz. Özellikle Eylül aylarında televizyon kameraları, kurumuş barajları gösterir. Ürettiğimiz suyun yaklaşık yüzde 50’sini fiziki olarak borularda kaybediyoruz. Örneğin Samsun’da su arıtma tesisinde su çıkıyor. Borularla, pompalarla ve büyük enerji faaliyetleriyle kimyasal maddelerle temizlenerek evlerimizden musluklara akarken, doğru bir şekilde akımlandırılamadığı ve şebeke yönetilemediği için o suyun yüzde 40-50’si yerin altına gidiyor. Yani suyumuz var ama suyumuzu doğru yönetemiyoruz. Ülkemizde su yönetimiyle ilgili çok fazla kurumumuz bulunuyor. Çok başlı bir yapı var. Bütün çevre felaketlerinin oluşmasını engelleyecek yapı, Çevre Bakanlığı. Burada ciddi bir sıkıntı olduğunu görüyoruz"dedi.

4 MİLYAR İNSAN ETKİLENİYOR

Küresel iklim değişikliğinin etkilerinin günümüzde ciddi bir şekilde hissedildiğine dikkat çeken Dr. Bozoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü

“Dünyanın ortalama sıcaklığı 1.1-1.2 derece arttı. Belirli bölgelerde 5 derece artıyor. Adana gibi iller 50 dereceyi görüyor. Sera gazı emisyonları Türkiye’de ve dünyada hızla artıyor. İklim kriziyle 1980-1999 arasındaki afet sayılarının neredeyse iki katı, sonraki yıllarda oluşmuş. Çok hızlı bir şekilde, domino taşı gibi yıkılma süreci yaşanıyor. Can kayıpları artıyor. Etkilenen insan sayısı 4 milyarı buldu ve 2.97 trilyon lira maliyet oluşmuş durumda. Bunları, bizim gibi emekçilerin vergilerinin aktarıldığı alanlar, olarak ifade edebiliriz. Eğitime, sağlığa ayrılması gereken bütçeleri, doğru bir yönetim olmadığı ve iklim krizi hızla arttığı için bu afetlerin yönetimine harcamak zorunda kalıyoruz.”

Yorumlar

Bu makale için 0 yorum var.

Yorum Yazın