İsrail'in Suriye'nin başkenti Şam'a yönelik düzenlediği hava saldırısında 15 kişi hayatını kaybetti, 16 kişi de yaralandı. İsrail ordusu, saldırıda Filistin İslami Cihat örgütüne ait çok sayıda bina ve komuta merkezini hedef aldığını öne sürdü.

SURİYE SAVUNMA BAKANLIĞI DOĞRULADI

Olay, dün gece saatlerinde Şam'ın Mazzeh ve Qudssaya bölgelerinde meydana geldi. İsrail savaş uçakları, Suriye topraklarına işgal altında Golan Tepeleri'ne yönelik saldırılar düzenlendi. Suriye Savunma Bakanlığı, saldırının bu bölgedeki oluşumunu doğrularken, hedefin çoğunluğunun Filistinli militan gruplarına ait olduğu belirtildi.

İSRAİL'İN HEDEFİ İSLAMİ CİHAT ÖRGÜTÜ

İsrail ordusu, hava saldırısında Filistin İslami Cihat hareketinin üst düzey komuta merkezlerini, silah depolarını ve askeri altyapıyı hedef aldığını belirtti. İsrail, bu saldırının, yapısal bölgelerdeki faaliyetlere karşı önleyici bir adım olduğunu savundu.

SİVİL BÖLGELERİNİ HEDEF ALDI

Suriye Savunma Bakanlığı ise, İsrail'in saldırısının Şam'ın sivil bölgelerini hedef alarak, büyük kayıplara yol açtığını bildirdi. Saldırıda, yerel kaynaklara göre, aralarında kadınlar ve çocukların da bulunduğu sivillerin öldüğü ve yaralandığı ifade edildi.

SALDIRI KINANDI

Suriye hükümeti, saldırıyı sert bir dille kınayarak, İsrail'in uluslararası hukuk faaliyetlerini ve bölgedeki geriliminin arttığını vurguladı.

İSRAİL SURİYE GERİLİMİ TIRMANIYOR

Öte yandan İsrail ve Suriye arasındaki gerilim de giderek artıyor. İsrail, özellikle İran'ın Suriye'deki varlığını ve bu ülkedeki İsrail'e yönelik tehdit oluşturabilecek silah sevkiyatlarını hedef alırken, Suriye'de İsrail'in hava saldırılarına sıklıkla maruz kaldığını belirtiyor.

SURİYE'DE DURUM ZORLAŞIYOR

Suriye, 2011 yılında başlayan iç savaşla büyük bir yıkım yaşadı. Ülke, uzun yıllardır devam eden iç ve dış müdahaleler nedeniyle ağır bir kriz içinde.

SİVİLLER ÇATIŞMALARIN ORTASINDA KALIYOR

Bu saldırı, bölgedeki istikrarsızlığın daha da derinleşmesine neden oluyor, sivillerin bu tür çatışmalarının ortasında kalmaya devam etmesi büyük bir endişe kaynağı haline geldi. Uluslararası toplum, her iki tarafın da müzakerelerine ve bunların sona erdirilmesine yönelik adımlar atmaya çağrıda bulundu.