ARABA ÜRETEREK ZENGİN OLUNUR MU?

İnsanın hemen “Evet, tabi ki!” diyesi geliyor. Ama biraz durup, küçük bir karlılık analizi yaptığımızda, para kazanmanın havalı bir sonuç elde etmekten değil, gidiş yolunun doğruluğundan geçtiğini görüyoruz. Yani ne ürettiğimiz değil ne şekilde ürettiğimiz çok önemli…

 

Ülkemizdeki ekonomik durgunluğu açıklarken adeta slogan olmuş bir eleştiri, “Üretmiyoruz, tüketiyoruz!” Elbette bu eleştiriyi haklı bulan da var, aksini düşünen de. Peki ekonomi, bir sistemler bütünü değil mi? Öyle kafana göre yorumlayabilir misin? Genel geçer kurallara uymayan bir olasılık çıkıp kapımızı çalıverir mi? Krizler, beklenmeyen sürprizler dışında hayır. Peki o zaman insanları farklı düşünmeye iten ne?

Üretimin gücü ve niteliğinin göz ardı edilmesi, üretilen malın göz dolduruculuğu ve piyasadaki mal bolluğu yanıltıcı olabilir.

Üretimin asıl gücünü katma değerin büyüklüğü belirler. Katma değeri yüksek ürünleri olan bir ülkede vatandaşın cebine giren de fazla olur. Üretimde kullanılan ithal girdi ile katma değerin büyüklüğü arasında ters orantı vardır.

Kısaca bir ürünü üretmek, bizi kalkındırmaya yetmez. Onu oluştururken kullandığımız girdilerin fiyat-performans ölçümünün iyi yapılması, kimin tarafından üretildiği de çok önemlidir. Üretim girdileri ne kadar bizdense milli gelirimiz de o kadar yüksek olur. Bu da zenginleşmenin habercisi diyebiliriz.

Mesela demir cevherini işleyerek çelik veya metal parçalar haline getirebiliyor muyuz, bir otomobilin parçalarına dönüştürebiliyor muyuz? Kısacası üretimi baştan sona büyük oranda kendimiz tamamlayabiliyor muyuz? Bu, çok önemli….

 

Bunu bir örnekle açıklayalım;

Bir otomobil üretmeye karar verdik. Piyasa fiyatı 12 birimlik bir araba olsun. İki senaryomuz var.

Parçalarını büyük oranda yurt dışından getirip, burada monte ediyoruz. Buna göre üretim maliyeti 10 birim oluyor.  Burada oluşturulan katma değer 2 birimdir.

İkinci senaryomuza göre de aynı parçaları büyük oranda yerli sanayinin girdilerinden sağlamış olalım. Böylece üretimini 6 birime mal edelim. Satış fiyatımız değişmeyeceğinden buradan oluşturulan katma değer 6 birim oldu.

 

Vel hasılı kelam,

Üretimlerimizdeki katma değer ne kadar fazlaysa, zengin olmaya o kadar yaklaşmışız demektir. Bunun yolu ise üretim yaparken bütün alanlarda katma değeri yüksek olanlara öncelik vermekten geçiyor. Milli gelir “gerçek üretimi”, bizim ülke içinde oluşturduğumuz katma değeri gösteriyor. Önemli olan çıktının artışı değil, çıktıya bizim ne kadar değerli girdi katabildiğimiz. Oluşturduğumuz katma değer arttıkça gelirimiz de artacak.

 

Emel Arıman